Frm Oku ll Aradığınız Herşey Bu Adreste
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
Frm Oku ll Aradığınız Herşey Bu Adreste

Frm Oku ll Aradığınız Herşey Bu Adreste
 
AnasayfaGaleriAramaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Galatasaray Tarihçesi

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Brq
Aktif Üye
Aktif Üye
Brq


<b>Frm Oku Para Puan</b> Frm Oku Para Puan : 26595
<b>Aldığı Teşekkür</b> Aldığı Teşekkür : 0
<b>Mesaj Sayısı</b> Mesaj Sayısı : 61
<b>Kayıt tarihi</b> Kayıt tarihi : 16/11/09

Galatasaray Tarihçesi Empty
MesajKonu: Galatasaray Tarihçesi   Galatasaray Tarihçesi EmptyPtsi Kas. 16, 2009 6:31 pm

Galatasaray Spor Kulübü, Türk Spor Tarihi'ndeki öncü olma özelliğini
hiç kuşkusuz içinden doğduğu ve gene öncü bir kurum olan Galatasaray
Lisesi'nden (Mektebi Sultani) almıştır. Okul ile kulüp arasındaki
koparılmaz bağ, yadsınamayacak bir gerçeklik ve övünç kaynağıdır.
Devlet adamı yetiştirmek amacıyla II. Beyazıt tarafından 1482'de
kurulan mektep, adını kurulduğu bölgeden alır ve "Galata Sarayı" olarak
anılmaya başlar. Okul modern konumuna 1 Eylül 1868'de Sultan Abdülaziz
döneminde kavuşur. Okul' un yeniden yapılanmasıyla birlikte, Türkiye'de
de gerçek anlamıyla ilk sportif çalışmalar başlamış olur ve okulda
Beden Eğitimi dersi jimnastikçi 'Monsieur Curel' tarafından eğitim
programına konur. Bu atılımlar gerçekten bir devrim niteliği
taşımaktadırlar. Curel, modern aletler eşliğinde çalıştırdığı
öğrencileri sportif açıdan geliştirirken, onlar için Kağıthane'de bir
idman Bayramı düzenler. Yıl 1870'tir. Bu etkinlikte başarı gösteren
sporcular değişik ödül ve madalyalar kazanır ve yarışmaların sonunda
öğrencilere "kuzulu pilav" verilir. Bu da, sonraki yıllarda bir başka
geleneğin başlangıcını oluşturur.
Curel'den sonra görevi devralan yabancı spor hocaları (M. Moiroux,
Signor Martinetti, Stangali gibi), jimnastik ve atletizmin yanı sıra,
değişik branşlara da eğilerek (yüzme, kürek, aletli jimnastik), bir
ilki daha başlatmış olurlar. Bu çalışmaların ürünü çok geçmeden
alınmaya başlanır ve adı Türk Spor Tarihi'ne altın harflerle yazılan
Faik Üstünidman'ın yanı sıra, Binbaşı Mazhar Kazancı, Abdurrahman ve
Ahmet Robenson kardeşler GSL'nde görev alıp, izcilik, tenis, hokey gibi
spor dallarının öğrenciler arasında yaygınlaşmasını sağlarlar.
Özellikle Üstünidman'ın ön ayak olmasıyla, öğrenciler futbolla
tanışırlar. Ama oynanan futbol, bir kör dövüşünden farklı olmayan ve
kural tanımayan bir koşuşturmayı andırmaktadır. Ama futbol GSL' nin
Tören Kapısı'ndan adımını atmış ve tam bir salgına dönüşmüştür.
1901 yılında İstanbul'da yaşayan iki İngiliz, James Lafontaine ve
Horace Armitage, Rum ve İngiliz oyunculardan oluşan Kadıköy Futbol
Kulübü'nü kurmuşlar ama 1903'te takımdaki İngilizler bir anlaşmazlık
sonucu ayrılarak Moda Kulübü'nü oluşturmuşlardır. 1904 yılında ise bu
kulüpler, Imogen, Elpis, Strugglers takımlarıyla anlaşarak, İstanbul
Futbol Birliği'ni hayata geçirmişler ve bugünkü Fenerbahçe Şükrü
Saraçoğlu Stadı'nın yerinde bulunan "Union Club-İttihat Spor" sahasında
düzenli karşılaşmalar yapmaya başlamışlardır. Görüldüğü gibi bu
takımlar yabancı ya da azınlık takımlarıdır. Türk olmayan ekiplerin
gerçekleştirdikleri bu ilk futbol karşılaşmaları, GSL öğrencilerini hem
ilgilendirir hem de çok üzer. Artık onların amacı, kendi futbol
kulüplerini kurmak, ölesiye sevdikleri bu oyunun kurallarını
"hatmetmek" ve yabancılarla boy ölçüşmektir.


Türk olmayan takımları yenmek

Galatasaray Spor
Kulübü'nün kurucusu Ali Sami Yen, "Ellinci Yıl" kitabında kuruluş
öyküsünü şöyle anlatır:
"1 Teşrin 1905'te mektebin beşinci sınıfında edebiyat muallimimiz
merhum Mehmet Ata beyin dersi esnasında birkaç arkadaş baş başa vererek
Galatasaray'da bir futbol kulübü kurmaya karar verdik. İlk
müteşebbisler oyuna ve mücadeleye meyyal arkadaşlardan Asım Tevfik
Sonumut, Reşat Şirvani, Cevdet Kalpakçıoğlu, Abidin Daver, Kamil...gibi
gençlerdi. Mektepde tahsilde bulunan Bulgar ve Sırp talebesinden çevik
ve kuvvetli olanlar da bize iltihak etmişlerdi. Asım'ı muhasebeciliğe,
Cevdet'i ikinci reisliğe seçmiş, kendim de Reis olmuştum. Asım her
hafta arkadaşlardan birer kuruş toplamakda mahir olduğu için kendisini
muhasebeci yapmıştık. Ben Reisliği topu yağlayıp şişirmekle almıştım.
Topumuza evladım gibi bakardım. Zaten varımız yoğumuz da toptu. Mektebe
gelirken, domuz sokağından geçer, domuz yağı alırdım. Topu onunla
yağlar, şişirirdim; yamasını yeni pabucumdan kesmiştim. Bunu gören
arkadaşlar, bana hepimizden fazla paye vermişlerdi. Yani o zaman
Reisliğe ve diğer vazifelere payeyi, en çok çalışan kazanırdı. Cevdet
de ikinci Reisliği formaları yıkadığı için almıştı.


Galatasaray Tarihçesi Metinoktayavatar



Maksadımız İngilizler gibi toplu bir halde oynamak, bir renge ve bir isme malik olmak ve Türk olmayan takımları yenmek.

Kulübün
adının Gloria (Zafer) ya da Audace (Cesaret) konulması yolunda görüşler
ortaya atılmışsa da, sonuçta Galatasaray olmasında anlaşmaya
varılmıştır. Araştırmacı Cem Atabeyoğlu, Galatasaray adının, bu takımın
yaptığı ilk maçta Rum ekibini 2-0 yenerken, seyircilerin onlardan
"Galata Sarayı efendileri"diye söz etmelerinden doğduğunu yazar. Bunun
üzerine kurucular da ismi benimserler ve "Adımız Galata Sarayı olsun"
derler.


Galatasaray Tarihçesi Alisamiyen



Şanlı Kurucularımız


1905'ten 1919'a kadar Galatasaray Spor Kulübü'ne Başkanlık
yapan, mektebin 889 numaralı öğrencisi Ali Sami Yen, inci gibi
elyazısıyla tuttuğu Galatasaray Terbiye-i Bedeniye Kulübü ıhsaiyet
Defteri'nin (Sayım-İstatistik Defteri) 181 ve 182. sayfalarında kurucu
13 üyeyi şöyle sıralar: 1-Ali Sami Yen; 2-Asım Sonumut; 3-Emin Bülend
Serdaroğlu; 4-Celal İbrahim; 5-B. Nikolof; 6-Milo Bakiş; 7-Pol Bakiş;
8-Bekir Sıtkı Bircan; 9-Tahsin Nahit; 10-Reşat Şirvanizade; 11-Hüseyin
Hüsnü; 12-Refik Cevdet Kalpakçıoğlu; 13-Abidin Daver.
1905'te Osmanlı İmparatorluğu'nda bir dernekler yasası bulunmadığından,
Galatasaray Spor Kulübü yasal olarak tescil edilme olanağını
bulamamıştır. 1912 yılında Cemiyetler Kanunu çıkarıldıktan sonra, kulüp
yasal bir kimlik kazandı. Yetkili makamlara kulüplerin tüzükleriyle
birlikte, kurucu üyelerin ad ve adreslerinin de bildirilmesi zorunlu
tutulduğundan, istifa eden ya da eğitimlerini tamamlayarak ülkelerine
dönen üyeler ilk listeden çıkarılmış ve 1 Eylül 1913'te kurucu liste
yeniden düzenlenmiştir. Kurucu üyelerin yeni sıralaması şöyle
gerçekleşmiştir: 1-Ali Sami Yen; 2-Asım Sonumut; 3-Emin Bülend
Serdaroğlu; 4-Celal İbrahim; 5-Bekir Sıtkı Bircan; 6-Reşat Şirvanizade;
7-Refik Cevdet Kalpakçıoğlu; 8-Abidin Daver.


Galatasaray Tarihçesi 4

Sarı - Kırmızı Nerden Geldi?


Galatasaray Spor Kulübü'nün ilk renkleri kırmızı-beyaz'dır.
Bayrağımızın renklerinden esinlenerek seçilen bu renkler, dönemin
baskıcı ve paranoyak yönetimi tarafından kuşkuyla karşılanmış ve
futbolcular sıkı bir takibe alınmışlardır. Bu nedenle, sarı-siyah
renkler gündeme gelmiş ama bunlar da kalıcı olmamış ve Galatasaray
bugünkü renklerine kavuşmuştur. Bu renklerin öyküsünü Ali Sami Yen'den
dinleyelim:
"Birçok yerleri dolaştıktan sonra, nihayet Bahçekapı'daki Şişman
Yanko'nun dükkanına gidilerek orada zarif iki yünlü kumaşa tesadüf
ettik. Biri, vişneye çalan koyuca tatlı bir kırmızı, öteki de, içinde
turuncudan iz taşıyan tok bir sarı. Tezgahtar, mahirane bir el hareketi
ile kumaşların dalgalarını birleştirdi. Bir saka kuşunun başı ile
kanadının yarattığı renk güzelliğine benzer bir parlaklık hasıl oldu.
Ateşin içindeki renk oyunlarını görür gibi olmuştuk. Sarı-Kırmızı
alevinin takımımız üstünde parıldamasını tasavvur ediyor ve bizi derhal
galibiyetten galibiyete götüreceğini tahayyül ediyorduk. Nitekim de
öyle oldu." Buna karşılık kuruculardan Bekir Sıtkı, söz konusu
renklerin Gül Baba'nın II.Beyazıt'a verdiği sarı ve kırmızı güllerden
esinlendiğini ileri sürer.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Galatasaray Tarihçesi
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Frm Oku ll Aradığınız Herşey Bu Adreste :: Spor :: Futbol :: Galatasaray-
Buraya geçin: